22 KiB
Veri Bilimi Yaşam Döngüsü: İletişim
![]() |
---|
Veri Bilimi Yaşam Döngüsü: İletişim - Sketchnote by @nitya |
Ders Öncesi Testi
Yukarıdaki Ders Öncesi Testi ile gelecek konular hakkındaki bilginizi test edin!
Giriş
İletişim Nedir?
Bu derse iletişim kavramını tanımlayarak başlayalım. İletişim, bilgi aktarmak veya paylaşmaktır. Bu bilgi; fikirler, düşünceler, duygular, mesajlar, gizli sinyaller, veriler – bir göndericinin (bilgiyi gönderen kişi) bir alıcıya (bilgiyi alan kişi) aktarmak istediği her şey olabilir. Bu derste, göndericilere iletişimciler, alıcılara ise hedef kitle diyeceğiz.
Veri İletişimi ve Hikaye Anlatımı
İletişim kurarken amacın bilgi aktarmak veya paylaşmak olduğunu anlıyoruz. Ancak veri iletişimi yaparken amacınız sadece rakamları hedef kitlenize iletmek olmamalıdır. Amacınız, verilerinizin oluşturduğu bir hikayeyi anlatmak olmalıdır – etkili veri iletişimi ve hikaye anlatımı el ele gider. Hedef kitleniz, verdiğiniz bir rakamdan ziyade anlattığınız bir hikayeyi hatırlama olasılığı daha yüksektir. Bu derste, verilerinizi daha etkili bir şekilde iletmek için hikaye anlatımını nasıl kullanabileceğinizi ele alacağız.
İletişim Türleri
Bu ders boyunca iki farklı iletişim türü tartışılacaktır: Tek Yönlü İletişim ve Çift Yönlü İletişim.
Tek yönlü iletişim, bir göndericinin bir alıcıya bilgi gönderdiği, ancak geri bildirim veya yanıt almadığı durumlarda gerçekleşir. Tek yönlü iletişim örneklerini her gün görürüz – toplu e-postalarda, haberlerin en son gelişmeleri aktardığı anlarda veya bir televizyon reklamının ürünlerini neden harika bulmanız gerektiğini anlattığı durumlarda. Bu örneklerin her birinde, gönderici bilgi alışverişi arayışında değildir. Sadece bilgi aktarmayı veya iletmeyi amaçlar.
Çift yönlü iletişim, tüm tarafların hem gönderici hem de alıcı olarak hareket ettiği durumlarda gerçekleşir. Bir gönderici, bir alıcıya iletişim kurarak başlar ve alıcı geri bildirim veya yanıt verir. Çift yönlü iletişim, genellikle iletişimden bahsettiğimizde aklımıza gelen şeydir. İnsanların yüz yüze, telefon görüşmesi, sosyal medya veya mesajlaşma yoluyla bir konuşma içinde olduğunu düşünürüz.
Veri iletişimi yaparken, tek yönlü iletişim kullanacağınız durumlar (örneğin, bir konferansta sunum yapmak veya doğrudan soru sorulmayacak büyük bir gruba hitap etmek) ve çift yönlü iletişim kullanacağınız durumlar (örneğin, birkaç paydaşı ikna etmek veya bir takım arkadaşınızı yeni bir şey inşa etmek için zaman ve çaba harcamaya ikna etmek) olacaktır.
Etkili İletişim
Bir İletişimci Olarak Sorumluluklarınız
İletişim kurarken, alıcılarınızın sizin aktarmak istediğiniz bilgiyi aldığından emin olmak sizin sorumluluğunuzdadır. Veri iletişimi yaparken, alıcılarınızın sadece rakamları değil, verilerinizin oluşturduğu bir hikayeyi anlamasını istersiniz. İyi bir veri iletişimcisi, iyi bir hikaye anlatıcısıdır.
Peki, verilerle nasıl hikaye anlatılır? Bunun sonsuz yolu vardır – ancak bu derste ele alacağımız 6 yöntem aşağıda sıralanmıştır:
- Hedef Kitlenizi, Kanalınızı ve İletişim Yönteminizi Anlayın
- Sonu Düşünerek Başlayın
- Gerçek Bir Hikaye Gibi Yaklaşın
- Anlamlı Kelimeler ve İfadeler Kullanın
- Duyguları Kullanın
Bu stratejilerin her biri aşağıda daha ayrıntılı olarak açıklanmıştır.
1. Hedef Kitlenizi, Kanalınızı ve İletişim Yönteminizi Anlayın
Ailenizle iletişim kurma şekliniz, arkadaşlarınızla iletişim kurma şeklinizden muhtemelen farklıdır. Muhtemelen konuştuğunuz kişilerin daha iyi anlayacağı farklı kelimeler ve ifadeler kullanırsınız. Veri iletişimi yaparken de aynı yaklaşımı benimsemelisiniz. Kime iletişim kurduğunuzu düşünün. Onların hedeflerini ve açıklamakta olduğunuz durumla ilgili bağlamlarını düşünün.
Hedef kitlenizin çoğunu bir kategoriye dahil edebilirsiniz. Harvard Business Review makalesinde, “How to Tell a Story with Data” (Verilerle Nasıl Hikaye Anlatılır), Dell Yöneticisi Jim Stikeleather beş hedef kitle kategorisi tanımlar:
- Acemi: Konuya ilk kez maruz kalan, ancak aşırı basitleştirme istemeyen
- Genel: Konuya aşina, ancak genel bir anlayış ve ana temalar arayan
- Yönetici: Ayrıntılarla birlikte karmaşıklıkların ve ilişkilerin derinlemesine, uygulanabilir bir şekilde anlaşılmasını isteyen
- Uzman: Daha fazla keşif ve daha az hikaye anlatımı isteyen, ayrıntılara önem veren
- Üst Düzey Yönetici: Sadece olasılıkların ağırlıklı sonuçlarını ve çıkarımlarını anlamak için zamanı olan
Bu kategoriler, verilerinizi hedef kitlenize nasıl sunacağınızı şekillendirebilir.
Hedef kitlenizin kategorisini düşünmenin yanı sıra, onlarla iletişim kurmak için kullandığınız kanalı da göz önünde bulundurmalısınız. Bir not veya e-posta yazmak ile bir toplantı yapmak veya bir konferansta sunum yapmak arasında yaklaşımınız biraz farklı olmalıdır.
Hedef kitlenizi anlamanın yanı sıra, onlarla nasıl iletişim kuracağınızı (tek yönlü iletişim mi yoksa çift yönlü mü) bilmek de kritik öneme sahiptir.
Eğer çoğunluğu Acemi olan bir hedef kitleyle tek yönlü iletişim kuruyorsanız, önce hedef kitlenizi eğitmeniz ve onlara uygun bağlamı sağlamanız gerekir. Daha sonra verilerinizi sunmalı, bu verilerin ne anlama geldiğini ve neden önemli olduğunu açıklamalısınız. Bu durumda, netlik sağlamak için odaklanmanız gerekebilir, çünkü hedef kitleniz size doğrudan soru soramayacaktır.
Eğer çoğunluğu Yönetici olan bir hedef kitleyle çift yönlü iletişim kuruyorsanız, hedef kitlenizi eğitmeniz veya onlara çok fazla bağlam sağlamanız gerekmeyebilir. Muhtemelen doğrudan topladığınız veriler ve bu verilerin neden önemli olduğu konusuna geçebilirsiniz. Ancak bu senaryoda, zamanlama ve sunumunuzu kontrol etme konusunda dikkatli olmalısınız. Çift yönlü iletişimde (özellikle “karmaşıklıkların ve ilişkilerin uygulanabilir bir şekilde anlaşılmasını” isteyen Yönetici bir hedef kitleyle) etkileşim sırasında ortaya çıkan sorular, anlatmaya çalıştığınız hikayeyle ilgisiz bir yöne götürebilir. Bu olduğunda, harekete geçip tartışmayı hikayenize geri döndürebilirsiniz.
2. Sonu Düşünerek Başlayın
Sonu düşünerek başlamak, hedef kitleniz için planladığınız çıkarımları iletişim kurmaya başlamadan önce anlamak anlamına gelir. Hedef kitlenizin neyi anlamasını istediğinizi önceden düşünmek, onların takip edebileceği bir hikaye oluşturmanıza yardımcı olabilir. Sonu düşünerek başlamak, hem tek yönlü hem de çift yönlü iletişim için uygundur.
Sonu düşünerek nasıl başlarsınız? Verilerinizi iletmeden önce, ana çıkarımlarınızı yazın. Daha sonra, verilerinizle anlatmak istediğiniz hikayeyi hazırlarken her adımda kendinize şu soruyu sorun: "Bu, anlatmak istediğim hikayeye nasıl entegre oluyor?"
Dikkat Edin – Sonu düşünerek başlamak ideal olsa da, yalnızca planladığınız çıkarımları destekleyen verileri iletmek istemezsiniz. Bunu yapmak, yalnızca yapmak istediğiniz noktayı destekleyen verileri iletmek ve diğer tüm verileri görmezden gelmek anlamına gelen Seçmece Davranış (Cherry-Picking) olarak adlandırılır.
Topladığınız tüm veriler açıkça planladığınız çıkarımları destekliyorsa, harika. Ancak topladığınız veriler arasında çıkarımlarınızı desteklemeyen veya hatta çıkarımlarınıza karşı bir argümanı destekleyen veriler varsa, bu verileri de iletmelisiniz. Bu durumda, hedef kitlenize karşı dürüst olun ve tüm veriler hikayenizi desteklemese bile neden hikayenize bağlı kalmayı seçtiğinizi açıklayın.
3. Gerçek Bir Hikaye Gibi Yaklaşın
Geleneksel bir hikaye 5 aşamada gerçekleşir. Bu aşamaları şu şekilde duymuş olabilirsiniz: Giriş, Yükselen Aksiyon, Doruk Noktası, Düşen Aksiyon ve Sonuç. Ya da daha kolay hatırlanabilir haliyle: Bağlam, Çatışma, Doruk, Çözüm, Sonuç. Verilerinizi ve hikayenizi iletirken benzer bir yaklaşım benimseyebilirsiniz.
Bağlamla başlayabilir, sahneyi hazırlayabilir ve hedef kitlenizin aynı sayfada olduğundan emin olabilirsiniz. Daha sonra çatışmayı tanıtabilirsiniz. Bu verileri neden toplamanız gerekti? Hangi sorunları çözmeye çalışıyordunuz? Ardından doruk noktasına gelirsiniz. Veriler nedir? Veriler ne anlama geliyor? Veriler bize hangi çözümleri öneriyor? Daha sonra çözüme gelirsiniz, burada sorunu ve önerilen çözümü tekrar edebilirsiniz. Son olarak, sonuç kısmına gelirsiniz, burada ana çıkarımlarınızı ve ekibin atmasını önerdiğiniz sonraki adımları özetleyebilirsiniz.
4. Anlamlı Kelimeler ve İfadeler Kullanın
Eğer bir ürün üzerinde birlikte çalışıyorsak ve size "Kullanıcılarımız platformumuza kaydolup giriş yapmak için uzun zaman harcıyor," dersem, "uzun zaman"ın ne kadar olduğunu tahmin edersiniz? Bir saat mi? Bir hafta mı? Bilmek zor. Peki ya bunu tüm bir hedef kitleye söyleseydim? Hedef kitlenin her bir üyesi, kullanıcıların platformumuza giriş yapmak için ne kadar zaman harcadığına dair farklı bir fikir edinebilir.
Bunun yerine, "Kullanıcılarımız platformumuza kaydolup giriş yapmak için ortalama 3 dakika harcıyor," dersem ne olur?
Bu mesaj daha net olur. Veri iletişimi yaparken, hedef kitlenizin sizin gibi düşündüğünü varsaymak kolay olabilir. Ancak bu her zaman böyle değildir. Verileriniz ve ne anlama geldiği konusunda netlik sağlamak, bir iletişimci olarak sorumluluklarınızdan biridir. Eğer veriler veya hikayeniz net değilse, hedef kitlenizin takip etmesi zorlaşır ve ana çıkarımlarınızı anlamaları daha az olasıdır.
Verileri daha net bir şekilde iletmek için anlamlı kelimeler ve ifadeler kullanabilirsiniz, belirsiz olanlar yerine. Aşağıda birkaç örnek verilmiştir:
- Harika bir yıl geçirdik!
- Bir kişi harika bir yılın %2-3'lük bir gelir artışı anlamına geldiğini düşünebilirken, bir diğeri %50-60'lık bir artış anlamına geldiğini düşünebilir.
- Kullanıcılarımızın başarı oranları dramatik bir şekilde arttı.
- Dramatik bir artış ne kadar büyük bir artıştır?
- Bu girişim önemli bir çaba gerektirecek.
- Ne kadar çaba önemlidir?
Belirsiz kelimeler, daha fazla verinin geleceği bir giriş olarak veya anlattığınız hikayenin bir özeti olarak faydalı olabilir. Ancak sunumunuzun her bölümünün hedef kitleniz için net olduğundan emin olmayı düşünün.
5. Duyguları Kullanın
Duygular, hikaye anlatımında anahtardır. Verilerle bir hikaye anlatırken bu daha da önemlidir. Veri iletişimi yaparken her şey, hedef kitlenizin sahip olmasını istediğiniz çıkarımlara odaklanır. Bir hedef kitlede bir duygu uyandırdığınızda, onların empati kurmasına yardımcı olur ve harekete geçme olasılıklarını artırır. Duygular ayrıca bir hedef kitlenin mesajınızı hatırlama olasılığını artırır.
Bunu daha önce TV reklamlarında yaşamış olabilirsiniz. Bazı reklamlar oldukça hüzünlüdür ve hedef kitleleriyle bağlantı kurmak ve sundukları verileri gerçekten öne çıkarmak için üzücü bir duygu kullanır. Ya da bazı reklamlar oldukça neşelidir ve sizi verileri mutlu bir duygu ile ilişkilendirmenizi sağlar.
Veri iletişimi yaparken duyguları nasıl kullanabilirsiniz? İşte birkaç yol:
- Tanıklıklar ve Kişisel Hikayeler Kullanın
- Veri toplarken, hem nicel hem de nitel veriler toplamaya çalışın ve iletişim kurarken her iki tür veriyi de entegre edin. Eğer verileriniz ağırlıklı olarak nicel ise, verilerinizin size ne söylediği hakkında daha fazla bilgi edinmek için bireylerden hikayeler toplayın.
- Görseller Kullanın
- Görseller, bir hedef kitlenin kendini bir durumun içinde görmesine yardımcı olur. Görseller kullandığınızda, hedef kitlenizi verileriniz hakkında sahip olmaları gerektiğini düşündüğünüz duyguya yönlendirebilirsiniz.
- Renk Kullanın
- Farklı renkler farklı duygular uyandırır. Popüler renkler ve uyandırdıkları duygular aşağıda verilmiştir. Ancak renklerin farklı kültürlerde farklı anlamlara sahip olabileceğini unutmayın.
- Mavi genellikle huzur ve güven duyguları uyandırır.
- Yeşil genellikle doğa ve çevre ile ilişkilendirilir.
- Kırmızı genellikle tutku ve heyecan anlamına gelir.
- Sarı genellikle iyimserlik ve mutluluk anlamına gelir.
- Farklı renkler farklı duygular uyandırır. Popüler renkler ve uyandırdıkları duygular aşağıda verilmiştir. Ancak renklerin farklı kültürlerde farklı anlamlara sahip olabileceğini unutmayın.
İletişim Vaka Çalışması
Emerson, bir mobil uygulama için Ürün Yöneticisidir. Emerson, müşterilerin hafta sonları %42 daha fazla şikayet ve hata raporu gönderdiğini fark etmiştir. Ayrıca, bir şikayeti 48 saat içinde yanıtlanmayan müşterilerin, uygulamaya 1 veya 2 yıldız verme olasılığının %32 daha fazla olduğunu gözlemlemiştir.
Araştırma yaptıktan sonra, Emerson sorunu ele alacak birkaç çözüm bulmuştur. Emerson, verileri ve önerilen çözümleri iletmek için şirketin 3 lideriyle 30 dakikalık bir toplantı ayarlar.
Bu toplantı sırasında Emerson’un hedefi, şirket liderlerinin aşağıdaki 2 çözümün uygulamanın puanını iyileştirebileceğini anlamalarını sağlamaktır, bu da muhtemelen daha yüksek gelir anlamına gelecektir.
Çözüm 1. Hafta sonları çalışacak müşteri hizmetleri temsilcileri işe alın.
Çözüm 2. Müşteri hizmetleri temsilcilerinin hangi şikayetlerin en uzun süredir beklediğini kolayca belirleyebileceği yeni bir müşteri hizmetleri biletleme sistemi satın alın. Toplantıda Emerson, uygulama mağazasındaki düşük puana sahip olmanın neden kötü olduğunu açıklamak için 5 dakika, araştırma sürecini ve trendlerin nasıl belirlendiğini açıklamak için 10 dakika, son müşteri şikayetlerini gözden geçirmek için 10 dakika ve son olarak 2 olası çözümü hızlıca geçmek için 5 dakika harcıyor.
Emerson, bu toplantıda iletişim kurmak için etkili bir yol izledi mi?
Toplantı sırasında, bir şirket lideri Emerson'ın müşteri şikayetlerini ele aldığı 10 dakikaya odaklandı. Toplantıdan sonra, bu şikayetler bu ekip liderinin hatırladığı tek şey oldu. Bir diğer şirket lideri ise Emerson'ın araştırma sürecini açıklamasına odaklandı. Üçüncü şirket lideri Emerson'ın önerdiği çözümleri hatırladı ancak bu çözümlerin nasıl uygulanabileceğinden emin değildi.
Yukarıdaki durumda, Emerson'ın ekip liderlerinin toplantıdan almasını istediği şey ile onların toplantıdan aldıkları arasında önemli bir fark olduğunu görebilirsiniz. Aşağıda Emerson'ın düşünebileceği başka bir yaklaşım yer alıyor.
Emerson bu yaklaşımı nasıl geliştirebilir?
Bağlam, Çatışma, Doruk Noktası, Kapanış, Sonuç
Bağlam - Emerson, ilk 5 dakikayı tüm durumu tanıtarak ve ekip liderlerinin sorunların şirket için kritik olan metrikleri, örneğin gelir, nasıl etkilediğini anlamalarını sağlayarak geçirebilir.
Şöyle ifade edilebilir: "Şu anda uygulamamızın mağaza puanı 2.5. Uygulama mağazası puanları, uygulama mağazası optimizasyonu için kritik öneme sahiptir ve bu, uygulamamızın aramalarda kaç kullanıcı tarafından görüldüğünü ve potansiyel kullanıcılar tarafından nasıl algılandığını etkiler. Ve tabii ki, sahip olduğumuz kullanıcı sayısı doğrudan gelirle bağlantılıdır."
Çatışma Emerson, ardından yaklaşık 5 dakika boyunca çatışmayı ele alabilir.
Şöyle ifade edilebilir: “Kullanıcılar hafta sonları %42 daha fazla şikayet ve hata raporu gönderiyor. Şikayet gönderen ve 48 saat içinde yanıt alamayan müşteriler, uygulama mağazasına 2'nin üzerinde bir puan verme olasılığı %32 daha düşük. Uygulama mağazasındaki puanımızı 4'e çıkarmak, görünürlüğümüzü %20-30 oranında artırır ve bunun geliri %10 artıracağını öngörüyorum." Tabii ki, Emerson bu rakamları gerekçelendirmeye hazır olmalıdır.
Doruk Noktası Temelleri attıktan sonra Emerson yaklaşık 5 dakika boyunca Doruk Noktası'na geçebilir.
Emerson önerilen çözümleri tanıtabilir, bu çözümlerin belirtilen sorunları nasıl ele alacağını, mevcut iş akışlarına nasıl entegre edilebileceğini, çözümlerin maliyetini, çözümlerin yatırım getirisini (ROI) ve hatta çözümlerin uygulanması durumunda nasıl görüneceğine dair ekran görüntüleri veya taslaklar gösterebilir. Emerson ayrıca, şikayetleri 48 saatten uzun sürede yanıtlanan kullanıcıların görüşlerini ve mevcut müşteri hizmetleri temsilcisinin mevcut biletleme sistemi hakkındaki yorumlarını paylaşabilir.
Kapanış Şimdi Emerson, şirketin karşılaştığı sorunları yeniden ifade etmek, önerilen çözümleri tekrar gözden geçirmek ve neden bu çözümlerin doğru olduğunu incelemek için 5 dakika harcayabilir.
Sonuç Bu, birkaç paydaşla yapılan ve iki yönlü iletişimin kullanılacağı bir toplantı olduğundan, Emerson toplantı bitmeden önce ekip liderlerinin kafasını karıştıran herhangi bir şeyi netleştirebilmek için 10 dakika soru-cevap bölümü planlayabilir.
Emerson yaklaşım #2'yi benimserse, ekip liderlerinin toplantıdan tam olarak Emerson'ın istediği şeyi alması çok daha olasıdır – şikayetlerin ve hataların ele alınma şeklinin iyileştirilebileceği ve bu iyileştirmeyi gerçekleştirmek için uygulanabilecek 2 çözüm olduğu. Bu yaklaşım, Emerson'ın iletmek istediği verileri ve hikayeyi çok daha etkili bir şekilde iletmesini sağlayacaktır.
Sonuç
Ana Noktaların Özeti
- İletişim kurmak, bilgi aktarmak veya paylaşmaktır.
- Verileri iletişim kurarken amacınız sadece rakamları izleyicilerinize aktarmak olmamalıdır. Amacınız, verilerinizden ilham alan bir hikaye anlatmak olmalıdır.
- İletişimin 2 türü vardır: Tek Yönlü İletişim (bilgi bir yanıt beklenmeden iletilir) ve İki Yönlü İletişim (bilgi karşılıklı olarak iletilir).
- Verilerle hikaye anlatmak için kullanabileceğiniz birçok strateji vardır, üzerinde durduğumuz 5 strateji şunlardır:
- Kitlenizi, Ortamınızı ve İletişim Yönteminizi Anlayın
- Sonu Başta Düşünün
- Gerçek Bir Hikaye Gibi Yaklaşın
- Anlamlı Kelimeler ve İfadeler Kullanın
- Duyguları Kullanın
Kendi Kendine Çalışma için Önerilen Kaynaklar
The Five C's of Storytelling - Articulate Persuasion
1.4 Your Responsibilities as a Communicator – Business Communication for Success (umn.edu)
How to Tell a Story with Data (hbr.org)
Two-Way Communication: 4 Tips for a More Engaged Workplace (yourthoughtpartner.com)
6 succinct steps to great data storytelling - BarnRaisers, LLC (barnraisersllc.com)
How to Tell a Story With Data | Lucidchart Blog
6 Cs of Effective Storytelling on Social Media | Cooler Insights
The Importance of Emotions In Presentations | Ethos3 - A Presentation Training and Design Agency
Data storytelling: linking emotions and rational decisions (toucantoco.com)
Emotional Advertising: How Brands Use Feelings to Get People to Buy (hubspot.com)
Choosing Colors for Your Presentation Slides | Think Outside The Slide
How To Present Data [10 Expert Tips] | ObservePoint
Microsoft Word - Persuasive Instructions.doc (tpsnva.org)
The Power of Story for Your Data (thinkhdi.com)
Common Mistakes in Data Presentation (perceptualedge.com)
Infographic: Here are 15 Common Data Fallacies to Avoid (visualcapitalist.com)
Cherry Picking: When People Ignore Evidence that They Dislike – Effectiviology
Tell Stories with Data: Communication in Data Science | by Sonali Verghese | Towards Data Science
1. Communicating Data - Communicating Data with Tableau [Book] (oreilly.com)
Ders Sonrası Quiz
Yukarıdaki Ders Sonrası Quiz ile öğrendiklerinizi gözden geçirin!
Ödev
Feragatname:
Bu belge, Co-op Translator adlı yapay zeka çeviri hizmeti kullanılarak çevrilmiştir. Doğruluk için çaba göstersek de, otomatik çevirilerin hata veya yanlışlıklar içerebileceğini lütfen unutmayın. Orijinal belgenin kendi dilindeki hali, yetkili kaynak olarak kabul edilmelidir. Kritik bilgiler için profesyonel insan çevirisi önerilir. Bu çevirinin kullanımından kaynaklanan yanlış anlamalar veya yanlış yorumlamalar için sorumluluk kabul etmiyoruz.